Loading...

Yüzyılın Salgını: İnsülin Direnci 2

Yüzyılın Salgını: İnsülin Direncinin Belirtileri Nelerdir?


İnsülin direnci, tatlı krizleri, unlu, şekerli, nişastalı besinlere düşkünlük, sık acıkma, gece yemeleri, yemeklerden sonra uyuklama, halsizlik gibi tipik belirtiler verebilir. Bel çevresi insülin direncinde önemli bir antropometrik ölçümdür. Bel çevresi erkekte 100cm, kadında 88 cm üzerindeyse dikkat. Bel çevresini genişleten durumların başında insülin direnci gelmektedir. Bel çevresinin genişlemesi ile diyabet, hipertansiyon ve kanser riski artmaktadır.

Kimler Risk Altında?
Ailesinde diyabet olanlar, gebelik diyabeti olanlar, hipoglisemi teşhisi olanlar, Trigliseriti yüksek olanlar, HDL kolesterolü düşük olanlar, ürik asit seviyesi yüksek olanlar, tokluk şekeri yüksek olanlar yada HbA1c değeri yüksek saptananlarda insülin direnci gelişme olasılığı yüksektir.

İnsülin direncinde beslenme nasıl olmalı?
İnsülin Direnci Diyeti’nde üç önemli adım bulunuyor:

  • Düşük Glisemik İndeksli (Gİ) karbonhidratları tüketmek
  • Düşük Gİ değeri olsa da günlük karbonhidrat tüketimini artırmamak
  • Tüketilmesi gereken günlük kalori miktarının üzerine çıkmamak.
Kabonhidratların içinde amiloz ve amilopektin vardır. Amilopektin içeriği yüksek olan besinler kan şekerini hızla yükseltirler. Ekmek patates, un amilo pektin içerir. Tam tahıllar ve hububat ise amiloz içerir. Düşük glisemik insekli (Gİ) gıdalar, yüksek glisemik indeksli (Gİ) gıdalara göre daha uzun süre tok tutarlar. Bir yemekteki GI %50 arttırdığınızda tokluk hisside %50 artar. Doygunluk hissindeki bu artış bağırsaktan salgılanan kolesistokinin hormonunun düşük GI li diyette daha fazla artış göstermesine bağlıdır. Ayrıca düşük Gİ li gıdalar ince bağırsakta daha uzun kalır ve açlık azalır. Bir gıdanın glisemik indeksi 55’ten az ise düşük, 56-69 arasında ise orta, 70’ten fazla ise yüksek olarak tanımlanıyor. Glisemik İndeksi yüksek besinler; beyaz Un, beyaz şeker, beyaz pirinç, reçel, paket halinde patates cips, makarna, spagetti, kek, ekmek gibi hamurların ana maddesileri iken; Glisemik İndeksi düşük besinlere ise kepekli Un, işlenmemiş şeker kamışı (kara şeker), kepekli Pirinç (esmer), bazı meyveler, bütün halinde patates, kuru fasulye ve diğer baklagiller, kepekli makarna ve kepekli Spagetti örnek verilebilir. Ayrıca… Stres hayatımızı önemli ölçüde değiştiren hatta beslenmemize dahi büyük darbeleri olan bir durumdur. Stresle artan kortizol hormonu serotonini azaltmaktadır. Stres artınca tatlı gıdalara yönelme olmasının nedeni beyindeki mutluluk hormonunun bu gıdalarla artması yüzündendir. İyi uyuyamayan kişilerde de acıkma atakları olma nedeni serotonin azlığındandır. Dolayısıyla beslenmemizi ve fiziksel aktivite düzeyimizi düzenlerken stresten de uzak kalmaya özen gösterip kaliteli bir uyku düzenine sahip olmamız gerekmektedir.

Yüz yüze danışma
Online Destek
Haftalık / Aylık Takip

Sizi aramamızı istiyorsanız telefon numaranızı yazınız